Solunum Yolu Hassasiyeti Olanlar Çöl Tozlarına Dikkat!

Her yıl milyonlarca tonu havaya karışan çöl tozları bu yıl da ülkemizin de yer aldığı geniş bir coğrafyayı etkilemeye devam ediyor.  

Özellikle içinde bulunduğumuz hafta içinde yaşanan artışa dikkat çeken uzmanlar bu durumun sıhhatimiz üzerinde de tesirli olabileceğini anlatıyor. Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Ü Seha Akduman, bu devirde bilhassa teneffüs yollarıyla ilgili hassasiyeti olanların dikkatli olması gerektiğini belirterek kıymetli ikazlarda bulundu. 

Türkiye’nin Doğu Akdeniz havzasında bulunduğunu ve dünyanın iki büyük toz kaynağı, Sahra ve Arap çölü tozlarına maruz kaldığı bilgisini veren Dr. Öğr. Ü. Seha Akduman, ekseriyetle çöl bölgelerinden rüzgarlarla taşınan ince toz partiküllerinin solunmasıyla sıhhat meselelerinin ortaya çıktığını anlattı. Çoğunlukla mineral ve organik hususlar içeren bu tozlar teneffüs yollarına girdiğinde akciğerlerden teneffüs yollarına, kalp-dolaşım sisteminden, gözlere kadar pek çok noktada farklı sıkıntılara neden olabiliyor. 

ÖZELLİKLE RİSK GRUBUNDAKİLER DİKKAT!

Bebekler, çocuklar, yaşlılar, astım, bronşit, anfizem, kalp hastalaları ve diyabetli şahısların bu durumdan en çok etkilenen kümede yer aldıklarını anlatan Dr. Öğr. Ü. Seha Akduman, “Hastalarda astım nöbetleri, teneffüs zorlukları ortaya çıkabildiği üzere bilhassa uzun mühlet toza maruz kalanlarda kronik teneffüs ve kalp hastalıkları görülebilir” dedi.

Soluduğumuz havada olması gerekenden fazla ölçüdeki partikül ölçüsünün olması teneffüs sistemini direkt etkilediğini anlatan Dr. Öğr. Ü. Seha Akduman, “Özellikle de astım üzere teneffüs yolu rahatsızlıkları olan şahıslarda semptomları artırabilir. Toz partikülleri teneffüs yollarını tahriş edebilir ve öksürük, hırıltı, nefes darlığı üzere belirtilere yol açabilir” diye konuştu. 

YENİ TEŞHİSLİ ASTIM HASTALARI ARTABİLİR!

Çöl tozlarının yarattığı bu durumun toplumda çok sık olan astım ve KOAH hastaları için de risk oluşturduğuna dikkat çeken Dr. Öğr. Ü. Seha Akduman, kelamlarına şöyle devam etti: “Bu hastaların da şikayetlerinin arttığını gözlemliyoruz. Nefes darlığı, öksürük, balgam üzere şikayetler artmakla birlikte hastalığın denetimi de zorlaşıyor. Alevlenmeye bağlı olarak kurtarıcı ilaç muhtaçlığı da artabiliyor.” Dr. Öğr. Ü Seha Akduman, çöl tozlarına bağlı olarak havadaki partikül sayısının artmasına bağlı olarak yeni teşhisli astım hastalarının da görülebileceğine dikkat çekti. 

HERKESİ  ETKİLİYOR!

Solunan havanın ülkü şartlarda olmaması yalnızca hastaları değil tüm toplumu etkiliyor.   Çöl tozları, beonşkarda ve teneffüs sisteminde hafif irritasgondan şiddetli öksürük, balgam ve nefes darlığına kadar giden şikayetler için yer oluşturuyor. Dr. Seha Akduman, astım, KOAH, beonşiektazi üzere kronik akciğer hastalarının yanında sigara içenler, alerjik bireyler, çocuklar, açık havada uzun müddet geçirenlerdi riskin daha fazla olduğuna işaret ediyor. Hatta bu durumun kalıcı olumsuz tesirler yaratabileceğini söyleyen Dr. Seha Akduman, “Hafif seviyede bronşiyal hassasiyeti olan şahıslarda çöl tozunun tesiri ile astım başlayabilir. Ayrıyeten ilaçsız takip edilen hastalarda da tekrar ilaç kullanma gereksinimi artabilir.” Diyor. 

AÇIK HAVADA GEÇİRİLEN VAKTİ KISITLAYIN

Özellikle kronik akciğer ve kalp hastalarının bu periyotta çok daha dikkatli davranması gerektiğini belirten Dr. Öğr. Ü. Seha Akduman, korunmak için alınması gereken tedbirler konusunda şunları anlatıyor: “Başta bahsettiğimiz bu küme olmak üzere bu meteorolojik olaylardan olumsuz etkilenmek istemeyenler açık havada geçirilen vakti kısıtlamalı. Ayrıyeten kronik akciğer hastalarının ilaçlarını tertipli kullanmaya ihtimam göstermesi ve havalandırma filtrelerinin bakımının yapılması da oluşabilecek aksiliklerin azaltılmasına yardımcı olacaktır.”

YAKINMALARINIZ VARSA VAKİT KAYBETMEDEN TABİBE BAŞVURUN

Dr. Öğr. Ü. Seha Akduman, yeni başlayan öksürük, nefes darlığı, balgam, hışıltılı teneffüs, çarpıntı, göğüste baskı hissi üzere yakınmaları bulunan bireylerin, sorunun ilerlemesinin ve kalıcı hasar oluşmasının önüme geçebilmek için vakit kaybetmeden göğüs hastalıkları uzmanına başvurması gerektiğini söyledi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı